VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ
"Güçlükler, başarının değerini   arttıran süslerdir." (Moliere) 

 

21.12.2022 101

 

 VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ
"Güçlükler, başarının değerini   arttıran süslerdir." (Moliere)      
 Çok sayıda öğrenci ders çalışma ile ilgili yakınmalarını ve sorunlarını sık sık dile getirir. Bunlardan bir kısmı ders çalışmaya başlamakta güçlük çektiğinden, bir kısmı çalışmayı sürdüremediğinden şikayetçidir. Yapılan araştırmalar ders çalışma konusundaki sorunlar başlıca şu nedenlerden kaynaklanmaktadır.
1. Öğrencinin küçük yaştan itibaren çalışma alışkanlığı edinememiş olması 
2. Yanlış çalışma alışkanlıkları
3. Temel bilgi eksikliğinden dolayı dersleri anlayamama
4. Kendine güvensizlik, olumsuz duygu ve düşünceler
5. Ailevi sorunlar

En yaygın olan yanlış ders çalışma alışkanlıkları ise şu biçimlerde göze çarpmaktadır;
1. Amaçsız çalışma
2. Plansız ve programsız çalışma
3. Evin değişik yerlerinde çalışma
4. Yatarak, uzanarak çalışma
5. TV karşısında ya da sesli ve sözlü müzikle çalışma
6. Kaynaklardan yararlanmama
7. Derslerden korkma, anlayamadığı dersi bırakma
8. Derslerle ilgili önyargılar
 Eğer yukarıdaki alışkanlıklara sahipseniz büyük ölçüde yanlış ders çalışma alışkanlıklarına sahipsiniz demektir. Bu yüzden aşağıdaki verimli ders çalışma yöntemlerini dikkatle izlemeniz ve uygulamanız gereklidir;

AMAÇ BELİRLEYİN
Başarılı olmanın tek ve mutlak ölçüsü yoktur. Örneğin sadece üniversiteyi bitirmek başarılı olmanın, tek yolu değildir. İnsan yetenekli olduğu çok değişik alanlarda, severek yapabileceği çeşitli işlerde kendini ortaya koyabilmişse, yaşamdan zevk alan birisi ise, başarılı olmuş demektir. Hayatta en büyük amaç mutlu olmaktır. 
Çalışmanızın yönünü belirlemek ve çalışma isteğinizi sürekli tutmak için yapmanız gereken en önemli şey size ileride mutlu edecek yönü belirlemektir. Neye ulaşmak için çalıştığını bilmeniz gerekir.

 PLANLI VE PROGRAMLI ÇALIŞIN
 Amacınıza ulaşmanız için hangi derse ne kadar çalışacağınızı, ne zaman çalışabileceğinizi ne kadar gayret göstermeniz gerektiğini bilmelisiniz. Zamanı israf etmemek, en sağlıklı şekilde değerlendirmek için her etkinliği planlayarak yapmak gerekir. 


En kullanışlı çalışma planı haftalık olanıdır. Haftalık çalışma planı yaparken her gün hangi saatlerde hangi etkinliği yaptığınızı düşünerek her etkinlik için belli zamanlar ayırın. Dersi en verimli çalışabilmeniz için yapmanız gereken şey derslerinizi engelleyecek etkenlerin en az olduğu saatleri çalışmaya ayırmaktır. Bunu saptadıktan sonra çalışmanız gereken dersleri belirlediğiniz saatlere dengeli olarak dağıtmalısınız. Planlı çalışın. Çünkü;

 Her işe daha rahat zaman ayırarak, onu bitirdiğinizde huzurlu olursunuz,
 Zaman kaybetmez, hiçbir dersi bitirmeden diğerine geçmezsiniz,
 Zamanı yeterince ayırmak gelecek için bir güvence sağlar,
 Günü gününe çalışma nedeniyle sınav öncesi çalışma süresini kısaltır, sınav paniğini önler, çalışma veriminizi yükseltirsiniz,
 Öğrenilecek konuyu kısa zamanda öğrenmeniz o konuyu öğrenme için yeterli olmayacaktır, ama siz öğrenmeyi uzun zaman yayarsanız sonuçta daha kalıcı ve etkili öğrenirsisiniz,
 Çevrenizdekilerle olası anlaşmazlıkları azaltırsınız,
 Derse kendinizi daha kolay verirsiniz.

 BELLİ BİR ÇALIŞMA ODASI YA DA KÖŞESİ BELİRLEYİN
Evin değişik yerlerini değil, belli yerini çalışma yeri olarak hazırlayın. Hep aynı yerde çalışmak, çalışacağınız yere geldiğinizde derse daha kolay kendinizi vermenizi sağlar. Burada çalışma masası olmalı, oda ısısı ne çok soğuk ne de çok sıcak olmalı, oda sık sık havalandırılmalı, düzenli ve temiz olmalı, dikkat dağıtıcı TV, radyo vb. araçlar olmamalıdır. En önemlisi çalışma masasında sadece ders çalışmalısınız.

 MASA BAŞINDA OTURARAK ÇALIŞIN
Uzanarak ya da yatarak çalışmak yerine masa başında oturarak çalışmak, dikkatin daha uzun süreli derste kalmasını kolaylaştırır. Uzanarak, yatarak ya da masanın üzerine abanarak ya da sandalyede geriye yaslanarak çalışmak, kısa sürede dikkatin dağılmasını sağlayarak hemen gevşeyerek uykuya neden olan davranışlardır. 

 DERSİ EZBERLEMEDEN ÖĞRENMEYE ÇALIŞIN
Öğrenmeye çalıştığınız konuyu ezberlemekten kaçının. Ezberleyen öğrencide yorum yapma, bağlantı kurma, sebep sonuç ilişkisini görme, ana fikir bulma gibi yetenekler gelişmez. Ayrıca ezberlenen bilgi ile sınav soruları arasında bağlantı kurmak zor olur. Bu nedenle mutlaka anlaşılan konularla ilgili bol ve değişik soru örnekleri çözmek gerekir. Çözülemeyen sorular mutlaka tekrar edilmelidir.

 ZORLANDIĞINIZ DERSİ BİR KENARA BIRAKMAYIN
Çok zorlandığınız bir dersin, tüm konularını öğrenmeye çalışıp güveninizi yitirerek dersten uzaklaşmak yerine, anlayabileceğiniz konuları seçerek, özellikle ve öncelikle bunlar üzerinde durun. Böylece o dersle ilgili hiç soru çözmemek yerine, öğrendiğiniz konulardan çıkabilecek konuları çözerek o dersi geçme şansını artırabilirsiniz.


 ÇEŞİTLİ KAYNAKLARDAN YARARLANIN
Çalıştığınız dersle ilgili, anlamakta güçlük çektiğiniz konu olduğunda değişik kaynaklarda yararlanın. Elinizin altında ders kitapları, yardımcı kitaplar, örnek çözümlü kitaplar, sözlük ve ansiklopedi gibi kaynaklar bulunsun.

 ÇALIŞMANIZI DEĞERLENDİRİN
Çalışmanızın sonunda kendinizi değişik sorularla, problemlerle değerlendirin. Cevaplayamadığınız soruların ait olduğu konuları tekrar ele alın. Özellikle sınavlardan sonra yanlış yaptığınız sorular üzerinde durarak bu konuları tekrar çalışın.

 KENDİNİZİ ÇALIŞMAYA ZORLAYIN
Yukarıda açıklamaya çalıştığımız verimli ve etkili ders çalışma yöntemlerini uygulamak tamamen bir irade ve iç disiplin olayıdır. Ders çalışmak için iyi bir nedeniniz varsa kendinizi biraz zorlayarak, çalışma sırasındaki güçlükleri tek tek ortadan kaldırmanız zor olmaz. Yeter ki, ne istediğinizi bilin, çalışmak için kendinize iyi bir zemin hazırlayın ve öğrenmeyi isteyin, gerisi kendiliğinden gelecektir.

 ÖĞRENME ZİHİNSEL YORGUNLUK YARATMAZ
İnsan vücudunda ki hücrelerin önemli bir özelliği arka arkaya gelen uyarılara cevap verme sürelerindeki farklılıktır. Kas hücrelerinde bu süre, sinir hücresine oranla çok uzundur. Kas hücresi bir uyaranı aldıktan hemen sonra ikinci bir uyarana cevap veremezse bu süreye cevapsızlık süresi denir. Eğer kas hücresine uyarılar arka arakaya gelir ve kas hücresi buna cevap vermezse, yorgunluk meydana gelir. Buna karşılık sinir hücresinin cevapsızlık süresi kas hücresine göre çok daha kısadır. Yani sinir hücresi arka arkaya gelen uyaranlara cevap verebilir ve kas hücresi gibi yorulmaz. Bu nedenle çok öğrendim yoruldum duygusu yanlıştır. Yorgunluk varsa kas yorgunluğudur. Zihni yorgunluk olamaz. Ancak öğrenme için gerekli protein zincirinin iyi kurulması için sürekli değil, aralıklı ders çalışmak gerekir. 

 EN ETKİLİ ÖĞRENME SINIF İÇİNDE OLUŞUR 
Eğitim öğretim olayını ele alan, bilimsel araştırmalar yapan eğitim biliminin bulguları sonunda en etkili öğrenmenin sınıf içinde karşılıklı tartışarak öğrencilerin öğrenme olayının içine aktif olarak girmeleriyle, yaparak ve yaşayarak oluştuğu ortaya çıkmıştır. Sınıfta öğreticinin gözetiminde konuların ele alınması, irdelenmesi, tartışılması öğrencilerin konuyla ilgili görüşlerini rahatça söyleyerek düşüncelerini savunabilmeleri eksik kalabilecek noktaların çok kişi tarafından daha kolay sezilebilmesi, sorularla bu eksikliklerin giderilebileceği dikkate alındığında, öğrenmenin sınıf içinde daha verimli olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.